deniz kenarındaki çakıllarla oynuyordu ayaklarıyla.....
gunes yeni yukseliyordu ....mavıyı ıkıye bolerek...
sabah oluyordu kıyıda yine...
sarayburnu....
bu sahilde yürüdüğü o günü düşündü sevgilisiyle ...kolunu boynuna dolayarak...meydan okuyarak....seviştikleri ilk günün sonunda bunu kutlamak istercesine...bunu cümle aleme ilan etmek istercesine yürümüşlerdi...elele...omuz omuza...dudak dudağa....
tanışmalarının ilk aylarında birbirleriyle tartışmışlardı sürekli..ikisi de bıkmıştı gelip geçici ilişkilerden... buluşup konuştukları muayenehanesinde Fatih yalvarırcasına konuşuyordu:
-Lutfen bırak seni seveyim....
Bunların ancak bir rüya olabileceğine inanmıştı oysa Akın,
-Bunu denemeye bile gücüm yok....
-Çıldırtmak mı istiyorsun beni.....?
- Sen ne ilksin ne de son olacaksın ..biliyorum.... bunu neden yapayım dostlugumuza?
-Kahretsin dostluğumuzdan önemli değil mi düşlerimiz? O kadar güzel şeyi yaşayabiliriz ki birlikte....
İkisinin de gözleri ateş gibi parlıyordu...ortamda gerginlik arttıkça sıcak ta artıyordu...inatla direniyordu Akın,
-Ben bir orospuyum... sana ne verebilirim...geçici ve fiziksel orgazmlar dışında?
-Bir daha kendi hakkında böye sözler edersen seni öldürürüm.....
Fatih kızgınlıkla mutfaga gecti, buzdolabını açtıgını soguk su cıkarıp kafasına dıktıgını seslerden okuyordu Akın olduğu yerden....
Hayalinde hep böyle bir sevgi vardı , ama işte dokunup tutacak kadar yakınken...o yapamıyordu....
kalktı yerınden...gözündeki yaşları elinin tersiyle sildi...mutfağa doğru yürüdü....
Işık yanmıyordu mutfakta Fatih 'in açık buzdolabının önündeki siluetini gördü arkadan...yaklaştı ve .....sarıldı kocaman .....
-Seni Seviyorum koca adam ...diye fısıldadı.
