Can, 19 yaşındaydı artık...lisede son yılıydı....
sınıfta çalışkanlığıyla öğretmenlerin sevdiği , hoşlandığı müzikle, ilgilendiği sanatla , her konuda savunduğu kendine özgü fikirlerle arkadaşlarının dikkatini çekiyor hatta bazen kıskanıldığını bile düşünüyordu....
henuz farkında olmadan farklılığını ona farkettiriyorlardı her fırsatta...
...gözleri Sedat ı arıyordu...ortaokulun ilk sınıfından beri aynı sırayı paylaştıkları...birlikte ders çalıştıkları...
- Sedat milli yüzücüydü,atletik esmer tenli kıvırcık saçlı bir gençti...
- Canı ilk günden beri heyecanlandıran bir çekiciliği vardı..hiç bir zaman ona açılamamış...okuldaki her turlu etkınlıkte yanyana olmuşlardı....tiyatro, folklor, edebiyat alanlarında bir ikili gibi hep birlikte olmuşlardı.
- kız arkadaşıyla birlikteyken bile gururunu çiğneyerek onun yanında olmayı istemişti...
- Can ve Sedat ın üniversite hazırlık kursunda tanıştıkları kızlar vardı...
- hafta sonları kurstan sonra çıkıp dolaşıyorlardı grup olarak...
- Rumelihisarı ndaki çay bahçeleriydi yazdan kalan son günlerini geçirdikleri....Sultanahmet meydanındaki kafelerde oturup yabancı turistlerle tanışmak konuşmak onları çok mutlu ediyordu....
- Bir keresinde uzun süre sohbet ettikleri Kanadalı bir turiste aşık olmuştu Can...her zamanki gibi aceleci fakat yakıcı derin duygusallığıyla...
- ....ona anlatmak istediklerini ifade etmek için resmini yapıp vermiş altına da şunları yazmıştı...:
- bir gün eğer çocuğum olacaksa...onu ben doğurmak isterim....
Can için aşk vardı...aşık olunacak her hangi bir sebep veya bir insan bulduğunda sınırsız seviyordu...paylaşıma açamasa bile içinde yaşatıyordu aşkını.
Mayıs başı okullar kapanmadan bir haftasonu beş arkadaş arabayla Sedat ın anne babasının Kumburgaz daki yazlık evine gitmişlerdi.... balık tutmuş, mangal yapmış ve rakı içmişlerdi...
Can ın yaptığı nefis patlıcan ezmesi ve cacıkla beyaz peynir keyifle terasta denize karşı yendi yemekler...tatlı sohbet bitmek bilmiyordu...kızlardan konuştular....okuldakı kızların ve öğretmenlerin dedikodusunu yaptılar..... .. Yakında lise bitecekti...hepsinin aklında başka başka gelecek hayalleri vardı...herkesin başka başka alanlarda ilgisi ve bilgisi vardı...futboldan.... sinemadan....siyasetten... felsefeden.....konuştular..
Doktor olmak istiyordu Mehmet..tıp fakultesini bitirdikten sonra Amerika ya gidip akademisyen olmak istiyordu...biyogenetikle ilgileniyordu... Hayri lisede parlak bir öğrenci değildi...okuyup okumamakta kararsızdı... babasının işi hazırdı ne de olsa...ticaret yapacaktı...
Can ve Sedat yurtdışında okumak istiyorlardı.... Can sanat eğitimi almak istiyordu....hayalinde bir müzikal yaratmıştı... senaryosu, müziği, dekorları , kostümleri ve dansları çoktan beri tasarlıyordu...hatta afişlerini bile yapmıştı. Sedat otomobil tasarımcısı olmak istiyordu... Almanya daki üniversiteyle yazışmalar yapıyordu. Can duygulandı gecenin bir vaktinde sigarasını içerken içinden sordu :
Gece ilerleyince uyumak ıcın herkes yatacak yer secti kendine... Yarı uyanık oldukları için farketmediler bile ...kanepeymiş...koltukmuş.... Can Sedatın annesinin yatağına uzandı...
Can ın yaptığı nefis patlıcan ezmesi ve cacıkla beyaz peynir keyifle terasta denize karşı yendi yemekler...tatlı sohbet bitmek bilmiyordu...kızlardan konuştular....okuldakı kızların ve öğretmenlerin dedikodusunu yaptılar..... ..
Doktor olmak istiyordu Mehmet..tıp fakultesini bitirdikten sonra Amerika ya gidip akademisyen olmak istiyordu...biyogenetikle ilgileniyordu... Hayri lisede parlak bir öğrenci değildi...okuyup okumamakta kararsızdı... babasının işi hazırdı ne de olsa...ticaret yapacaktı...
Can ve Sedat yurtdışında okumak istiyorlardı.... Can sanat eğitimi almak istiyordu....hayalinde bir müzikal yaratmıştı... senaryosu, müziği, dekorları , kostümleri ve dansları çoktan beri tasarlıyordu...hatta afişlerini bile yapmıştı. Sedat otomobil tasarımcısı olmak istiyordu... Almanya daki üniversiteyle yazışmalar yapıyordu. Can duygulandı gecenin bir vaktinde sigarasını içerken içinden sordu :
- - Acaba içimizden hangisi ilk olarak ölecek... bir daha acaba ne sebeple bir araya geleceğiz? Hangimizin cenazesinde ?....
Gece ilerleyince uyumak ıcın herkes yatacak yer secti kendine... Yarı uyanık oldukları için farketmediler bile ...kanepeymiş...koltukmuş....
- Işıgı sondurdukten sonra Sedat yataga girdi...hemen uyumaya başladı.... Can kendinden gecmek üzereyken...Sedat ın soluğunu teninde hissetmeğe başladı..arkadaşının üşüdüğünden yakınlaştığını düşündü önce... sonra kolunu boynuna doladığında heyecandan kalbi duracak gibi oldu...
- ....gecenin karanlığında...tek duyduğu ses Sedatın yüzündeki rakı kokan nefesiydi....
- Can bu anı hayal etmekten vazgeçeli yıllar olmuştu...oysa en çok istediği Sedatla aynı yatakta yatmaktı bir gece olsun.....
- Şimdi Sedat kolunu boynuna dolamış...Can'ı öpmekle konuşmak ister gibi bir yarı uyanık bir telaş içinde..gittikçe daha çok sarılarak bedenini yapıştırıyordu tenine....
- gecen yaz yunanistan da bır travestiyle yaşadıgı bir gecelik ilişkiden bahsetmişti...akşamki konuşmaları sırasında...kendisini o zannediyor olmalıydı..
- Ses cıkarırsa bu anın büyülü etkisini bozmaktan korkarak usulca fısıldadı arkadaşının kulağına:
- - Sedat....farkında mısın yaptığının?...ben... Can'ım...
- -Evet...tabii....biliyorum canım...
beklemediği ama duymaktan büyük zevk aldığı bir cevaptı...
demek ki sarhoş bir aklın ürünü değildi bu..içgüdülerini kontrol edebilirdi...
demek ki sarhoş bir aklın ürünü değildi bu..içgüdülerini kontrol edebilirdi...
- Can elini uzatıp parmaklarını iri dalgalı saçlarında dolaştırırken.....
- dudaklarına sert dokunuşlar konduran etli sıcak dudakların...kulagına..
boynuna...ensesine...oradan göğsüne doğru inişini izledi... - bu yaşadıklarının düş değil de gerçek olması için dua ediyordu bir yandan...
- Sedat ın kaslı vucudu ve kadife tenini teninde hissediyordu...hoyrat elleriyle bacaklarını araladı ...
- -Lutfen arkanı döner misin dedi usulca...
- Can daha önce hiç bunu yaşamamıştı...ilk kez bir erkekle yalnız ve aynı yataktaydı..nasıl bir duygu olduğunu bile tahmin edemiyordu... Hipnotize olmuş gibi kendine söyleneni yaptı....
- ensesinde hızlı sıcak nefesini duyuyordu Sedatın...sırtına tüylü terli göğsünü yapıştırmıştı...aşağılarda kalçasının iki guclu el tarafından kavrandıgını
- ince uzun parmakların en mahrem yerini okşayarak kendine yol açtığını hissetti...daha sonra olanları beyninde çakan şimşekler ve birbirine kenetlenmiş iki bedeni saran bir uzun ve şiddetli bir titreme sonucunda sarsılarak birbirinin içinde erimesi olarak hatırlayacaktı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder