21 Ocak 2020 Salı

sebepsiz utanmak-2


...nedensiz utanma duygusuna alıştıgında artık hıssettıklerının farklı seyler oldugunu bılıyordu... 
Can ,Altan ve Berna ile birlikte ders calısıyor, bos vakıtlerınde aılelerının ıznıyle bırbırlerını zıyaret edıyorlardı... Futbola daha cok zaman ayıran Altanla yalnız kalamıyordu artık ...
Berna Bir dogum gunu partisi vermek istemişti.. Resim ve el sanatlarındaki becerisine hayran olduğu Can dan evin dekorasyonu ve odasının duvarlarına bazı cızımler yapmakta yardımını rica etmişti...Severek kabul etti Can..dogum gununden önceki gün boyalarıyla ve kalemleriyle Berna nın evine gittiler okuldan çıkışta...Bebek sırtlarında Bogaza bakan kendi halinde bahçeli dubleks evlerden biriydi ..önce kendileri için annesinin hazırladığı yemeklerden yediler...sonra yeşil çimenler ve bakımlı çiçekler arasında biraz dolaşıp beyaz bir bahçe salıncağında oturdular...
İlk kez Altan olmadan ikisi yalnız buluşmuşlardı....



  • Bernanın kalemle çizilmişçesine düzgün yüz çizgilerine bakarken.. konuşurken cok farklı duygular hissettiğini biliyordu...heyecan vardı yine...Utanma duygusu daha azdı bu sefer..gurur duyuyordu bu hissettiklerinden. Ama daha çocukça geliyordu...keşki Altan da burda şimdi onlarla olsaydı...


Dekorasyon için neler hazırlayacaklarını kararlaştırmak için evde biraz dolaştılar ve Berna nın odasına geldiler. İçeri girince Berna nın odanın kapısını kilitlediğini gördü...anlam veremedi..
kendi küçücük evlerinde hiç bir zaman kapılar kilitlenmez hatta tam olarak kapanmazdı bile....Berna bu tedirginliği anladığını belirtircesine:

- Anneme de sürpriz yapmak istiyorum ...onun gelmesini istemiyorum.. dedi
Önce duvarda asılı olan oyuncakları , anne -babasının mutluluk tablosu fotograflarını, Bernanın çizdiği resimleri indirdiler.... Daha önce hiç görmediği pek çok yabancı ülkeye ait oyuncak ve bebekle doluydu oda.... Duvarlar pembe boyalıydı....birlikte kocaman sarı bir güneş boyadılar
etrafına uçuşan beyaz kelebekler ,kırmızı-siyah uc uc böcekleri ve turuncu güneş çiçekleri yaptılar.... Daha önceden aldıkları balonları şişrdiler birlikte...kağıttan kestikleri beyaz kelebekleri astılar tavandan sarkan abajura ve pencereye...
Yukarda astığı bir kelebek olmuş mu diye dönüp Berna ya bakmak istediğinde....



  • Bernanın sıcak nefesini yüzünde hissetmesiyle dudaklarında yumuşak bir ıslaklık duyması bir oldu...bir kızı daha önce öpmüştü...ama dudaklarından öptüğü zaman bile kadın ve erkeğin öpüşmesini filmlerde gördüğünden daha fazla haz almamıştı... Bunu ilk kez yaşıyordu...dokundular birbirlerine...güçleri kesilince ayaküstü duramayacaklarını anlayarak yerdeki halıya oturdular....acemice sevişmeleri kısa sürdü....annesinin odanın buzlu camlı kapısında beliren gölgesi ve yumuşacık sesiyle toparlandılar...:

-Çocuklar...biraz ara verin haydi size limonata ve kek yaptım....

ertesi gün cumartesiydi....doğum günü partisine sınıftaki bütün arkadaşlarını çağırmıştı Berna.... 
rengarenk giysileriyle balon ve konfeti dolu salonda cıvıl cıvıldı cocuklar...
45 lik plaklar vardı hediyeler arasında en çok... Abba..Boney M..Antonio diye bir çocuk şarkıcı...Türk filmlerinde ayrı düştüğü annesi rolündeki Türkan Şoray a ağlayan çocuk sahnelerinde kullanılıyordu... Hümeyra...sessiz gemi....plagın öbür yüzünde daha neşeli bir parça vardı....:Şükür verdiklerine.... hem artık dönmeyecek olan sevgiliye özlem duyarak
hem de tanrıya sevgiyi yarattıgı için şükrederek geçecekti bir ömür... bunları dinlemek Can a cok dokunuyordu... ıskemle kapmaca oynadılar....sessiz sinema oynadılar...pasta kesildi...
dans edildi....Berna , Altan la dans ediyordu...Can seyrederken içinde bir şeylerin kurudugunu hissetti....
Neydi içinde yanan ateş? kıskançlık mıydı? kimi? kimden?
Bunları çözmek çok zordu henüz o yaşta bir cocuk için....
Berna hararetle arkadaşlarına anlatıyordu....

-Bütün süslemeleri Can la birlikte yaptık....ilerde bir dekorasyon işinde ortak olmayı planlıyoruz..



  • Can Altan ın bir şey söylemesini bekliyordu oysa... Berna için yaptıklarını begendiğini gösteren ufacık bir kelime.... Berna nın odasında dünden kalan kalemlerini topluyordu akşama doğru parti sona yaklaşırken....Altanın odaya girdiğini gördü.... Gülümsüyordu...ışıl ışıldı yüzü..

  • -Şey ..ben ne diyeceğimi bilmiyorum....Berna söylediğinden beri burada yarattığınız güzellikleri merak ediyordum...seni çok kıskanıyorum.... 
  • -Kimi...beni mi? neden?
  • -Berna nın gözü senden başkasını görmüyor....her konuştuğuna seni anlatıyor ....onu büyülemişsin....
  • - Abartıyosun....bunları bi çırpıda yaptık...zevkliydi...eğlendik...
  • -Benim hiç böyle bir eğlencem olmadı...belki o yüzden...

  • uzanıp elini tuttu...Canın kalbi duracak gibiydi....

  • -Amerika'dan geldiğim günden beri bana gösterdiğin yakınlık için teşekkur ederim.. yakında okul bitecek ve biz yine Amerika ya döneceğiz...babamın işi nedeniyle...arkadaşın olduğum için çok şanslıyım...seni seviyorum.... 

  • Can ın elinde tuttugu sanki Altanın ince uzun parmakları değildi...sıcacık yüreğiydi.... birbirine sımsıkı sarıldı iki cocuk.... Canın bogazı kurudu...başı döndü...konuşamadı....içinde bir şey yandı geçti..


. Pembe Panter desenli anahtarlıklar ve bardaklar hediye edilmişti giderken mısafırlere....bu davranış çok hoşuna gitmişti çocukların.... Bu doğumgününü hiç unutmayacaklardı...


yine bir yaz tatili sonrası okulun ilk açıldığı gün....okul bahçesinde sınıflara göre sıra olmuştu öğrenciler....
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder